- kalıba dökülmüş
- отформованный
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
MASUG — Kalıba dökülmüş. * Örneğe uygun. * Düz … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
külçe — is., mdn., Far. kulīçe 1) Eritilerek kalıba dökülmüş maden veya alaşım On kiloluk altın külçesi. 2) sf. Eritilerek kalıba dökülmüş olan Yüzlerce yıllık gözyaşı, bir külçe altına değmez. F. R. Atay 3) Yığın durumundaki nesnelerin oluşturduğu küme… … Çağatay Osmanlı Sözlük
SEBİKE — Eritilerek kalıba dökülmüş şey, külçe. Kalıba dökülmüş altın veya gümüş. * Hafif, küçük … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KALIB — (Ka, uzun okunur) Hususi bir biçim, bir şekil alması istenen bazı şeylerin konmasına mahsus araç. (Buz kalıbı, çizme kalıbı gibi) * Hususi surette dökülmesi istenen şeylere mahsus zarf. * Beden, vücut, gövde. * Şekil ve suret nümunesi, örnek. *… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MESNUN — Sünnet olan. Sünnet olmuş olan. * Âdet edilen şey. * Bilenmiş bıçak. * Üzerinden ömürler geçmiş olan. * Şekillendirilmiş. * Kalıba dökülmüş. * Kokusu değişmi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜNSEBİK — (Sebk. den) Kalıba dökülmüş olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜSAG — (İsâga. C.) Kalıba dökülmüş, akıtılmış olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
dökme — is. 1) Dökmek işi 2) sf. Bir yerden bir yere dökülen, aktarılan Dökme su. 3) sf. Kapların içinde olmayan, yığın biçiminde ortaya dökülmüş olan Dökme buğday. Dökme portakal. Dökme çimento. 4) sf. Kalıba dökülmek yoluyla yapılmış Dökme soba.… … Çağatay Osmanlı Sözlük